dilemma

dilemma

yine bir sabah,- yeryüzü yeni bir sabaha açılmıyor
yine bir sabah, yeryüzü yeni bir sabaha
yine sonsuzluğun belirsiz nesnesi gözlerime doluyor
bir başkasına ait artık: gözlerim hatırayı görmüyor

baba! ne çabuk ve neden gittin, ensem yoksul şimdi
nasıl da hırçın ve junk bir duygusun: anne
Türkiye! bizi hiç göze almamıştın ki
bizi hiç, dünya

işte eksilen her hayat kadar boş şimdi ömrüm
bir hatıra mesafesine çıkamayacak kadar yorgun
ve geleceğe inmenin bütün yollarından döndürülmüş
ilk kez bir baharda küllerine gömülmüş işte söz'üm

hiçbir zaman yaşlanmayacağını bilmenin kekre duygusu
dilemma! sonunda yerini bulan büyülü sözcük
ey! ile ah! arasında geçen bir serüven sonunda
kahraman ile soytarının buluştuğu yerde parçalanıyorum

ne biri ne öbürü diyemeyen mağrur kısmım parçalanıyor
yoğunluğum eriyor, nereye? bilemiyorum
bir Asyalı enkazı kalkıyor üstümden
o mu ben miyim

Orhan Alkaya

Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir