Nazenin-i aşka mı duş oldun aya ey saba
Buy-ı dilber var senin nefhanda zira ey saba
Gevher talep eylersen var dergehine yüz sür
Kimya-yı saadettir Hak-i reh-i Mevlânâ
Zülfüne meftun olan bi-dilin
Varı yoğu cümle fedadır feda
Aşk u melamet bana oldu libas
N’eyler isen eyle saladır sala
Nasıl hayranın olmayam efendim
Ele ayine al hüsnün hayal et
Bir pad-şeh senin gibi bi-dad eder mi hiç
Tekrar şehid-i gamzeyi cellad eder mi hiç
Peyk-i saba, ne haldedir nazeninimiz
Ol bi-vefa güzel bizi de yad eder mi hiç
Bülbül ne bu feryadın, gülden mi bu bi-dadın
Duysun dil-i na-şadın, açıldı gül-i ümmid
Aşk bir ta’bir-i alem-gir iken hâlâ dahi
Herkesin fehmettigi manaların balasıdır
Söylenilmez, söylenilse fehm olunmaz neyleyim
Bes leb-i hamuşumuz bu defterin imzasıdır
Hep kevn ü mekân aşık ya rab bu ne halettir
Ayyuka çıkar feryad guya ki kıyamettir
Davasını terjetsin bülbülde feda yokdur
Bir nükteciği aşkın pervanede kalmışdır
Ol gamzeler demadem kanımıza girerler
Şehr-i dili yıkarlar ehl-i dili kırarlar
Cihande kadr-i vasl-ı yari mehcur olmayan bilmez
Harim-i kurbu ca etmiş iken dur olmayan bilmez
Ey nesim–i seher ey ruh-ı revan hoş geldin
Dil-i bimarıma verdin yeni can hoşgeldin
Gittin amma ey şah-levendim tiz gel
Beni çok yollara baktırma efendim tiz gel
Kudumünle dil-i esrar’ı teşrif eyle sultanım
Mürüvvet vaktidir ey dil-rüba-yı dil-nişinim gel
Gelmez mi aceb ol gül-i handan dahi esrar
Gülmez mi bu günlerde yine ruy-i sitanbul
Derd-i dile bigane vü mahrem güler, ben ağlarım
Özge bela kim halime alem güler, ben ağlarım
Nadide bir divaneyim, baştanbaşa efsaneyim
Hicranımın ahvaline matem güler, ben ağlarım
Bilmem bu dil-i rüsva divane midir bilmem
Ümmid-i visal eyler, mestane midir bilmem
Sebeb tegafüle ey bi-vefa nedir bilirim
Visal-hahlara bir bahanedir bilirim
Umarım feyz-yab olur esrar
Bende-i aftabdır gönlüm
Ol afet ile ettiğimiz demleri andım
Hicran ile şeb-ta-seher ateşlere yandım
Rağmen bana lutfeder ana yar
Sayemde rakib şad olsun
Ey saba bu şehre uğramaz mı hiç yolun
Peyam gelmedi gitti o dil-pesendimden
Bilmem bu ızdırap nedendir neden neden
Gönlüm neden harap nedendir neden neden
Her güzelden gül gibi arz eyleyen ruhsarını
Ruy-ı hubu nakş-ı hüsnünle gülistan eyleyen
Azm-i sefer ettin dil-i naçarı unutma
Gittin güzel amma bu dil-efgarı unutma
Ağlatmayacaktın, yola baktırmayacaktın
Ol vade-i tekrar-be-tekrarı unutma
Ey sirişkim ne çok aktın bu gece
Beni ummana bıraktın bu gece
Sayesinde başıma şems-i hidayet doğdu
Hazret-i galib’e bir bende-i mağlub olalı
Hançer-i çeşmine ben layıkım ağyar değil
Ciğerim kanı ile zağladığım bilmez mi
Aşık bana lutfeyle cevana demesin mi
Bi-çare sana derdini asla demesin mi
Nakısım gerçi reh-i aşkta ey pir-i mugan
Mey verip tama eylesen olmaz mı beni
Ey saba yardan aya haberin yok mu meded
Bir de memnun-ı peyam eylesen olmaz mı beni
Mesnevi sırrını esrar’a verip ey şeh-i aşk
Mahrem-i feyz-i hüsam eylesen olmaz mı beni
Cemal-i yar göründü celal mahv oldu
Firak gitti gönülde visal mahv oldu
Can geldi ağzıma hasretle canan gelmedi
Aldı fütade gönlümü bi-dil kodu beni
Sonra yerine bir dil-ageh bağışladı
Hep men getirmişim haberi kuy-ı yardan
Evvel cihanda şöhret-i canane yoğ idi
Gözlerim kan döker ey dost seni görmeyeli
Yad eder misin acep sen de beni görmeyeli
Dem-a-dem aşıkına lutfeden dildara aşk olsun
Yıkılmış gönlünü tamir eden meh-pare aşk olsun
Künc-i hasrette enisin kederindir ancak
Sana hemderd olan eşk-i terindir ancak