Sakla O Mendili – İsmail Karakurt


SAKLA O MENDİLİ

Kader bir şarkıydı dinlediğimiz,
İçi oyulmuş bir gurbetti aradaki?
Müthiş bir ırmaktı kara gözlerin
Göğsümüz köz köz ocaktı;
Ocağa tütsüyü niye atmıştık?

Yağmuru hesaba hiç katmamıştık,
Rüzgârın suçu neydi, mektuba
İçli bir klarnet açılışı olmaktan başka?
Aynı yere kaç defa gitmiştik
Hayat, hangi ağaçtaki çeteleydi?

Parmağın ucundaki kemiğe
Batmıştı bir kez iğne,
Öpmeden olmazdı kanayan yeri.
Kalbin gül oyasından sızmaktaydı acı
Öpmeden olmazdı sevişir gibi kederle.

İşlediğin hangi rüyaydı mendile,
Kuruttuğun çiçek hangisiydi?
Kaç yaşındaydın? Kimin bahtıydın?
Poyraza bakan evin arka sokağında,
'Mendilim sende kalsın' dediğinde…

Kendimi bir mektupta seyrettim,
Büyülü bir aynaydı bu, binlerce dildi.
Bu mendilde çözdüm hatıralarımı,
Can kuşum, senden kalandı bu:
Şimdi, zamanı durmuş uzun bir hikâye.

Sonra söndü lambalar, sustu rüzgâr
O mektup, o mendil hatırına,
Yıllar var ki yaramıza sahip çıksak da,
İki farklı yoldayız… Ne kadar uzun!
Ayrılık, içinde bir kavuşma saklar mı?

İsmail Karakurt
Kurgan, Ekim 2012

Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir