TÖVBE
Karanlık elleri vardı büyücü bulutların
Dağı boğuyorlardı
Ne büyük yanılsama
Bir kasvetli bakışmış
Bulutlar da dağ gibi masummuş
Anladım
Bağışla
Çatlamış dudak gibiydi toprak çürümüştü
Su yaratayım istediğim için
Çatlamayı da çürümeyi de bilmediğim için
Bağışla
Kapımın önündeki çınarı deviren fırtınaya sövdüğüm
Taşıdığı tohumu görmediğim için
Bağışla
Bağışla tanrım
Dostlarımın sevinci karşılığında pazarladığım hayat için
Saf tüccar denilmesin diye adını direnç koyduğum için
Susmayı sabır, konuşmayı vakar saydığım için
Kör dilencinin kızına aşık değildim
Kontesin arzulu dudaklarına hayrandım
Gözümü dudağımı bağışla
Tanrım beni bağışladığın kelimeler gibi bağışla