Madem ki Aşk
madem ki aşk
ayrıca ayrıkotu
değdiği yerde kök salıyor
gövde büyütüyor yüreğimde
işte böyle!sevda
bir bahar dalını
ince
ipince
tutup öpünce
bir gül açıyor günboyu
sessizce
gözüme bir dolma tüfenk gibi
vuran ova
çığlığıma yankı veren dağ
bir aşk her zaman kurşunlandı
bahar boğazlandı
hörelenip yürüyen delikanlılıktan
ne kaldı?
şimdi
peştemal kuşanan bir çırak
hangi yitik türküleri söyler
gezer durur çarşılarda, arastalarda
aşk bir dokudur
bir yürek kıpırtısı
kırılmış bir kızılderili
ezilmiş zencidir meselâ
bir çiçek adı
aklıma gelince söylerim
ama dağa ait
ama yabani
şiir durduruyor akıl
kalabalıkta kaybolmayan bir tutam saç
/açık kestane
savrulan bir boyunbağı
/kırmızı
aşk
divane olmaktır mı?
gafil ömrüm,cahil ömrüm,vay ömrüm!
koskoca bir ormandan ibret almadıysan
bir tohumu say ömrüm
ki
aşk
kendi bedenini aşmak-
tır ömrüm.
günbegün çoğalan bir şey var
her an artan
bizi yalın
ve kıvrak hayata çakıştıran
kendi ekseninde dönen mermi
günbegün artan bir şey var
hayatımızda
…ve birden intikâ!
kendi namlusunu patlatan bir tabanca
artık uçmayan bir çift kanat
gökyüzünde
beynine kurşun sıkılmış bir at
durulan bir ırmak durduğu yerde
boşluğa üfürülmüş bir avuç toz
hayat
"gencidik
yeni yağmış kar gibiydik"
diyen ihtiyar
işte aşk bu konumda yürürlüktedir
ölümden sonra
bir damla su gibi sonsuz
cam gibi kırılgan.
Cumaali Ü. Hasannebioğlu
”aşkkendi bedenini aşmaktır ömrüm.” :up:
“madem ki aşk…..bir damla su gibi sonsuzcam gibi kırılgan.””vay ömrüm”
yeni yağmış kar gibi bişiler lazım hayatımıza…
kendi namlusunu patlatan bir tabancaartık uçmayan bir çift kanatgökyüzünde… :worried: bir damla su gibi sonsuzcam gibi kırılgan. 😥 ahh ahh